Şeytani 666 Sayısı ve İlluminati 666 İşareti

Şeytanı tanımlayan sayı olarak zihnimizde yer edinen 666 sayısının aslında ne olduğu, hangi kaynaklarda geçtiği ve hikayeleri hakkında detaylı bir anlatım yapabilirdim. Ancak araştırmalarım sonucunda bununla ilgili haddinden fazla bilgiye ulaştım ve açıkçası konuyu sıkıcı hikayelerle doldurmak istemedim. Bunun yerine 666 sayısının İlluminati ile olan bağlantısını ve bunu her ortamda sık sık kullanan İlluminati yandaşı ünlülerinin çeşitli karelerini paylaşmayı daha açıklayıcı buluyorum.

Resimlere geçmeden önce bu sayfanın görsel açıdan oldukça doyurucu olacağını ve sık sık yeni resimler ile güncelleneceğini belirtmek isterim. Yani bu sayfayı her zaman ulaşabileceğiniz bir yerde (Sık Kullanılanlar) tutmanızı öneriyorum.

Ve işte başlıyoruz:

Chanel Iman Robinson - Amerikalı Model (Victoria's Secret modelliği de yapmıştır)

Victoria's Secret kataloğundan bir resim...

Lady Gaga - Paparazzi Klip İncelemesi

İlluminati'nin müzik piyasasındaki önemli kozlarından biride Lady Gaga olmuştur. Klipleri haricinde, özel yaşantısında da sürekli gündem yaratabilme potansiyeline sahip olan Gaga'nın Paparazzi adlı şarkısının klibini kısaca inceleyip, Lady Gaga dosyasını da burada başlatmak istiyorum.

Daha önce paylaştığımız Lenka ve Rihanna klip incelemelerinden sonra Lady Gaga'da bu klip serimize katılıyor. Paparazzi adlı bu şarkının çıkış tarihi 2009 ve klibin orijinal hali 7 dakika 11 saniyedir. Bu süre boyunca çeşitli cinsel ve vahşet mesajları bilinçaltımızı zedelemeye çalışıyor.

Şimdi klip incelemelerine geçelim:

İlk belirgin sahne 0:41'de karşımıza çıkıyor. Duvar kağıdı görünümündeki ve hemen hemen her klipte gözümüze sokulan Masonik dama vurgusu burada da yapılıyor. Bunun dışında, tam ortada bulunan logomuzunda altındaki doldurulmuş keçiyi görüyorsunuz. Burada da Bafomet (Baphomet) vurgusu yapılmak isteniyor.

Klibin 2:30 dakikasında karşımıza çıkan bu sahnede Gaga bizlere tek göz ile merhaba diyor. Kolyesinde bulunan kurukafa ve etrafındaki kalp simgesi ile belkide bize kalbindeki kötülüğü anlatmak istiyor, kim bilir. Ve bunların dışında üçüncü bir detay ise arkaplandaki dairesel hipnotik şekiller oluyor.

Bu konuda daha önce İlluminati'nin amacı adı altında "Zihin kontrolü" simgesi diye açıklamamızı yapmıştık.

Klip içerisinde sık sık Lady Gaga ile lezbiyen ilişki yaşayan hanım arkadaşları görüyoruz. Burada eşcinselliğin aslında ne kadar doğal olduğunun vurgusunu yapıp, bilinçaltımıza hedef alıyorlar. Yukarıdaki (4:42) sahnede zaten Gaga'nın sol eline odaklanırsanız ne demek istediğimi anlayacaksınız.

5:49'da ki bu sahnede Lady Gaga'yı Mickey Mouse kostümü ile görüyoruz. Bu da sembolik bir Masonluk göstergesi sayılıyor. Blogumuz içerisinde Disney ile ilgili yapacağımız araştırma yazısında bu konudan yeteri kadar bahsedeceğiz. Şuan bilmeniz gereken tek nokta; Walt Disney Şirketi'nin sahibi olan Walter Ellas "Walt" Disney'in 33. dereceden bir Mason olduğu iddiasıdır.Dolayısıyla da İlluminati yandaşı şarkıcıların kliplerinde bu yoldan gittiğini göstermek amaçlı kullandıkları sembolde Mickey Mouse'dur.

Bu da 6:50'de ki sahne! Lady Gaga klipte erkek arkadaşını zehirliyor ve olay yeri mahallinde bu şahıs beliriyor. İncelemeler yaparken ki ince teması görüyorsunuz. Ancak bu öyle ilk bakışta fark edilecek bir kurukafa detayı değildi. Klibin her sahnesini üst üste incelerken bu tip detaylar daha rahat fark ediliyor.

Lady Gaga Paparazzi Klibi (7:11)

Bununla birlikte Paparazzi klibinin incelemesini bitiriyoruz. Zaman içerisinde Lady Gaga dosyasına ilaveten daha pek çok paylaşımımız olacaktır.

Lenka - Everything At Once Klip İncelemesi (Lenkaminati)

Windows 8 ile tanıdığımız Lenka'nın ağzımıza dolanan o meşhur "Everything At Once" şarkısının klibinden sonra konuya ilgi duyan herkesin tek bir düşüncesi vardı; "Sende mi Lenka?"

Ülkemizde de son yıllarda İlluminati konusunda çok ciddi bir bilinç atlaması yaşandı. İnsanlar artık bu tür gizli güçlerin varlığına ve kendilerini tanrı gibi görüp bizleri yönetmeye çalışan bu kirli ellerin gerçekliğine daha fazla inanır oldu. Gerçi buna inanmakta hiçte haksız değiller. İster inanın, ister inanmayın ama bu böyle!

Geçmiş yazımda örgütün amacı ve işleyişi hakkında bilgiler verdiğimde, kendilerini en çok müzik endüstrisinde gösteriyorlar demiştim. Bunun bir örneğini daha paylaşmak istiyorum:

Lenka - Everything At Once Masonik Klip

Windows 8'in çıkışı ile birlikte evrensel bir şarkı hazırlayan ve klibi de Lenka adlı hanım kızımıza çeken gizli güçlerin gözle görülür birkaç mesajından bahsedelim:

Ortalama iki buçuk dakikalık bu "Everything At Once" klibini İlluminatik açıdan değerlendirecek olursak yukarıdaki bu resim işimizi fazlasıyla görecektir. Arka plandaki Masonik dama baskıları ve klibin tamamında bu renk tonlarının kullanılması, hanım kızlarımızın ellerinde tek göz bulunması ve saçma sapan gibi gözükse de "kukla" formatındaki (Buradaki kukla betimlemesi biz yönetilen insanlara ithaf ediliyor) dans gösterisi ile bize verilen mesajı algılıyoruz ve buradan herkese duyuruyoruz...

Lenka'yı pek çok insan Windows sayesinde bu şarkıyla tanıdı. Fakat Lenka'nın tek göz aşkı sadece bu klip ile sınırlı değil. Bir sonra ki yazımızda 2009 yılında çıkarmış olduğu "Trouble is a Friend" şarkısının klibini inceleyeceğiz. 

Simpsonlar Taş Ocakçılar Cemiyeti ve Şarkısı

Önceki yazımızda Fred Çakmaktaş ve Bufalo Derneği ile ilgili paylaşım yapmıştık ve sonrasında Simpsonlar'da da aynı yaşam tarzının devam ettirildiğinden bahsetmiştik. Bu yazımızda ise Taş Devri'nde ki baba karakteri Fred ile Simpsonlar'da ki baba karakteri Homer arasında bir karşılaştırma yapacağız.

İlk olarak gözümüze çarpan nokta yine sabit bir aile yapısı oluyor. Düzenli bir işi olan, karısı çalışmayıp ev ile ilgilenen, evcil hayvanlara sahip, çocukları arasında sorunlar olan ve en önemlisi bir cemiyete üye olan baba karakteri ile karşı karşıyayız. Tabi ki Taş Devri ile Simpsonlar arasında 30-40 yıllık bir fark bulunuyor. Ancak senaryo ve benimsetilmesi gereken kurgu yine aynı nitelikte devam ediyor.

Ama Simpsonlar'da İlluminati'ye özgü oldukça fazla ayrıntı göze çarpıyor. Bu sebeple önceliği Homer'ın üye olduğu Stonecutters (Taş Ocakçılar) cemiyetine verip, Simpsonlar ve İlluminati dosyasını bir başka yazıda paylaşmayı uygun görüyorum. Şimdi gelelim bu Taş Ocakçılar Cemiyeti'ne...

Simpsonlar'ın "Büyük Homer" adlı bölümünde Homer gizli bir örgüt olan Tarihi Taş Ocakçılar Cemiyeti'ne giriyor ve şanssız tesadüfler sonucunda dünya lideri oluyor (Bu olayı ilk yazımız olan Kurukafa ve Kemikler Cemiyeti'nde anlatmıştık). Buraya kadar herşey normal gibi, sonuçta bu bir çizgi dizi ve içerisinde böyle fantastik yaklaşımlar olması gayet doğal gibi gözüküyor. Fakat asıl amacımız bu cemiyetin ne olduğunu ve gerçek dünya ile olan bağlantısını anlatmak...

Öncelikle Taş Ocakçılar Cemiyeti'nin locasını inceleyelim:

Kapının üzerindeki tek gözü rahatlıkla görebiliyoruz. Onun üzerinde üçgen piramidin içindeki çekiç logosu da Mason localarına gönderme yaparcasına kendini belli ediyor. Mason logosunda gönye ve pergel bulunur. Zaten Mason kelimesi de taş ustası anlamını taşır. Taş Ocakçılar Cemiyeti ismi de yine masonluğa yapılan bir göndermedir.

Homer burada Cemiyet üyeliği için yemin ediyor. Bu esnadaki arka planda bulunan resme dikkat edelim:

Pek çok masonik logoyu bu belge üzerinde görebilmek mümkün oluyor. Devamında ise üyelerin toplantı ve eğlence karışımı içkili partisine geçiş yapıyoruz:

Burada eğlencenin dozu tavan yapıyor ve sonrasında cemiyet üyeleri şu meşhur Stonecutters (Taş Ocakçılar) şarkısını söylemeye başlıyorlar:

İngiliz Kraliyeti'ni kim kontrol ediyor?/ Metrik sistemi kim engelliyor?/ Biz, biz.
Atlantis'i haritalardan kim saklıyor?/ Marslıları kim gizli tutuyor?/ Biz, biz.
Steve Guttenberg'i kim yıldız yapıyor?/ Kör balıkları kim kör ediyor?/ Oscar gecesi kim hile yapıyor?/ Biz, biz.

Şarkının Orijinal (İngilizce) Dilde Seslendirilişi:

Bu arada Steve Guttenberg, ülkemizde de (zamanında) oldukça popüler olan film serisi "Polis Akademisi" oyuncularından Mahony karakterini canlandıran kişiydi. Kendisi Yahudi asıllı Amerikalı aktördür.

Winston Sigarası ve Bufalo Derneği (Fred Çakmaktaş)

Dünyanın dört bir yanında nam salmış olan Taş Devri (The Flintstones) çizgi filminin detaylarından bahsedelim.

Taş Devri 1960 ve 1966 yılları arasında ABD kanalında tam 6 sezon oynayan bir çizgi filmdi. Ülkemizde ise özellikle 90'lı yıllarda oldukça popülerdi. Düzgün bir aile yapısı, sabit bir mesleği ve 60'lı yılların Amerika'sında sıkça bulunan şişman tipli bir işçiydi Fred Çakmaktaş...

Arkadaşı Barney Moloztaş ile kimi zaman iyi anlaşır kimi zamanda kavga edip birbirlerine küser ve uzun bir süre konuşmazlardı. Aynı taş ocağında çalışırlar ve fırsat buldukça Bowling oynamaya giderlerdi. Eşlerini seven ve sadık birer koca olan bu iki arkadaşın evcil hayvanları bile vardı.

Ancak işler bu kadar masum değildi sanki? Yani sadece çocuklar için üretilmiş bir çizgi filmden bahsetmiyoruz. Amerika'da yayınlandığı saat yetişkinlere yönelikti. Fred sürekli ya sigara içerdi ya da purosunu tüttürürdü. Hatta bu durum öyle bir boyuta gelmişti ki, Winston sigarası bu çizgi filmin ilk sponsorları arasındaki yerini aldı. Film içeriğinde olmasa bile reklamlarda Fred Çakmaktaş, Winston sigarasını büyük bir keyifle içiyor ve ona güvendiğini belli ediyordu. Böylece Amerikan işçi sınıfı da bu düzene uyup, Winston marka sigara içerek Fred'i destekler bir hal alıyordu.

Zaten dikkatli bakacak olursanız, Fred Çakmaktaş; vergisini ödeyen, sendika üyesi, demokrat, sürekli kırmızı et tüketen ve tabi ki sigara içen, dünyanın en güçlü ülkesinde yer almaktan mutluluk duyan, kanunlara karşı gelmeyen ve hükümetine güvenen bir kişiydi. Yani Amerika'nın tam da istediği tarzda bir vatandaş modeliydi. Altı sezon boyunca bu fikir aşılandı.

Fakat bu sadece buz dağının görünen yüzüydü. Taş Devri'nde yaşayan bu iki arkadaşın (Fred ve Barney) üye olduğu bir dernek vardı. Şapkasından da anlayacağınız gibi Bufalo Derneği idi. Masonik ilhamlı bir kardeşlik cemiyeti desek daha doğru olur sanırım. Amerika'da ki orta ve alt sınıfı içeren bu dernekte Fred ve Barney istediği kadar ucuz içki içebiliyor, diğer üyelerle kağıt oynayabiliyor ve eşlerinden ayrı kalarak kafalarını dinleyebiliyorlardı. Üyelerin birbirlerine işi düştüğünde (Devlet dairelerinde, banka işlerinde vs.) kolayca halledilmesi sağlanıyor ve en önemlisi bu localarda kendilerini evlerinden daha mutlu hissediyorlardı. En azından ucuz bira içebilecekleri bir yer...

Aynı yaşam tarzını günümüzde hala yayın hayatını sürdüren (24 sezon) Simpsonlar çizgi dizisi ile devam ettirdiler. Yani kendilerine sorun çıkartmayacak gerçek Amerikan vatandaşı imajını benimsetmeye devam ettiler. Simpsonlar konusu da bir başka yazımızda anlatırız artık...

Masonluk Ne Zaman Kuruldu (Mason Tarihi)

Masonluğun kuruluşu hakkında pek çok bilgi vardır. Dört yüz yıl boyunca aktif olarak hayatını sürdürdüğüne inanılır. Ancak işin aslı daha farklıdır. İronik bir cümle ile bunu açıklamak gerekirse; Masonluğun kendisi bile kökenleri konusunda tam anlamıyla net bir bilgiye vakıf değildir.

Bu durumu açığa kavuşturmak için pek çok mason üyesi özellikle sanat alanında, kendi tarihleri hakkında şecere oluşturma çabasına giriştiler. Masonik yazarlarca Masonluk tarihi ile ilgili sayısız kitap basılmıştır. Fakat bu kitaplar arasında öyle acayip çelişkiler vardı ki, en sonunda bunların tarihi aldatıcı, komik ve saf düşüncelerden oluşan metinler olduğu kanısına varıldı.

Söz gelimi, Masonluğun kuruluşu hakkında her kaynakta farklı bilgi olmasının sebebi, bunun net olarak bilinmemesidir. Ancak bilinen bir gerçek var ki; Masonluk, Hıristiyanlık öncesi dönemden günümüze kadar varlığını sürdürmüştür. Her ne kadar karışık bir sisteme sahip olsalar da, günümüzde varolan ve dünyayı kendi kontrolünde tutmak isteyen gizli örgütlerin ilke edindiği bir mirastır.

Masonik Efsaneler

Bu efsanelere göre Masonluk aslında Sakson Kralı Athelstan'ın soyundan meydana gelmiştir. Athelstan'ın oğlu, halihazırda kurulu olan bir mason derneğine katıldığı ve statüsü gereği sahip olduğu güç sayesinde etrafındakileri de masonluğa şartsız üye yaptığı anlatılır. Dernek meclisinin York'ta yaptığı toplantılar sonucunda alınan kararlar ile İngiliz Masonluğu'nun temelleri de burada atıldığı iddia edilmektedir.

Bunların birer efsane olması ve pek çok tarihçinin yaptığı araştırmalar neticesinde böyle bir iddianın çok az kanıtı olması nedeniyle geçersiz sayılmaktadır.